yağmur fırtına şimşekler derken bi de elektrikler kesildi.. şehir bi garip bu akşam..

medeniyetin can damarı kesildiğindeki anları da seviyorum ben.. önce ne yapacağını bilememe hali, daha sonra panikle aydınlığı arama.. bir süre hemen eski haline gelmesine ilişkin istekler.. daha sonra alışma, kendinle kalma.. medeniyetin senin düşünmeni engellediği şeylerin kafana hücum etmesi.. ne televizyon ne müzik veya herhangi bir dış etken.. kendin olduğun anı yaşamaya başlarsın.. tam sen buna da alışmışken ki insanoğlu çabuk alışır, yarım saat böyle kalmak bile yetecektir duruma alışmaya, medeniyetin kalbi yeniden atmaya başlar.. önce bir kırgınlık hissedersin.. ışıkları açmazsın mesela bir kaç dakika.. sonra üst kattan gelen sesler artık ne yaparsan yap biraz önceki ortamda olmadığını farkettirir.. pes edersin hemen çünkü yine insanoğlu çabuk vazgeçer, kolayı seçer.. gider ışığı yakarsın.. ve bir sonraki karanlığa! kadar o anı unutursun..

Hiç yorum yok: